(OZLER HABER.COM HABER MERKEZİ ADANA)
(Mehmet Özler Yazdı)
İnsan ve makamı.
insanın gerçek kimliği sahip olduğu makamda belli oluyor.
İnsanın kişiliği makamda ortaya çıkıyor.
İnsanın ne olduğu makamda eline geçen fırsat ve imkanlarla ortaya çıkıyor.
“Makamlar ve mevkiler, paralar ve servetler, villalar ve yazlıklar, arabalar şöhretler,
Bu yalancı dünyayı kabristanlar özetler , Gidilecek yer mi var kara topraktan başka”
Hep diyoruzya, Yalancı Dünya, Geçici dünya, Öyle ise neden böyle bir Dünya’da mevkilerimiz, makamlarımız üstünlük sebebi oluyor.
Peki ne olması lazım..?
Dünya’ geçici ise,
Makam geçici ise , üstünlük sebebi olmaması lazım.
Bu Dünya’da bir çok krallar yaşadı.
Bu Dünya’da bir çok patişahlar makam ve mevki sahibiydi.
Bu makam sahiplerinden kimler kaldı..?
Hepside gitmedimi..?
Gittiler ama, geride ne kaldı..?
İyilerin iyiliği kaldı.
Kötülerinde kötülüğü kalmadımı..?
Kötü birinin mevki ve makamı ile övünmesi kime ve neye yarar ki..?
Yaratılışımız gereği, Malın yanında makam ve mevkiyi severiz.
Ama insan maldan önce , makamı daha çok seviyor veya seviyoruz.
Şu unutulmamalı ki,
Herşeyin gelip geçici oldugu gibi, makam ve mevkide gelip geçici.
O makamın sorumluluğunu bilmeli insan.
Kişi makam elde edince yanında bir çok kişi ve kişiler çogalıveriyor, Bir kısmı agam sensin , paşam sensin ve buna benzer övücü söz ve kelamlar, Kişi bu sözlerin cazibesine kapılıp makamdan önce tanıdığı dost ve arkadaşlarını görmezden geliyor.
Şu unutulmamalı ki;
Makamın var olduğu zamanda kazanılan dostluklar, makam gittikten sonra yani makamdan düştükten sonra o sözde dostlar bir anda kayboluveriyor.
O zaman nasıl olmalıyız..?
Mutavazi olmalıyız..
Ulaşılabilir olmalıyız..
Ve belki bir başkası ise; Kendimizi vazgeçilmez zannetmemeliyiz.
Makamların insanları yüceltmek için değil, Makam sahipleri makamları yüceltmek için çalışmalıdır.
Bundan dolayıdır ki;
Şu hiçbir zaman unutulmamalı, Makamlar kalıcı, İnsanlar ise geçicidir.
Ama sonunda ise hepsi gelip geçicidir.
Merhum Nasrettin Hoca Efendiye sormuşlar.
Kimsin..?
Hiç diye cevap vermiş merhum Hoca, “Hiç kimseyim”
Bunu beğenmeyen muhatabına, Hoca sormuş.
Sen kimsin..?
“Mutasarrıf”ım der tabi biraz kabara kubara sözler bunu.
Sonra ne olursun..?
Adam “Vali” olurum. Daha sonra ve olursun ?
“Vezir” daha sonra ne olursun..?
Belki “Sadrazam” olabilirim..Ya sonra..? Makam kalmadığı için kişinin cevabı “Hiiiç” olmuş.
Peki niye kabarıyorsun demiş merhum Nasrettin Hoca. Ben şimdiden senin yıllar sonra geleceğin makamdayım.
Peki o zaman; İnsan makam ve mevkiye aldanmamalı.
İnsanlığı elden bırakmamalı.
İnsan höşgörüyü elden bırakmamalı.
Makam , mevki geçicidir ama Baki kalan kubbede hoş bir seda bırakmalı insan.
Kalın Sağlıcakla..